Home Köşe Yazıları ABD’nin ‘ulus devleti’ olarak dünya

ABD’nin ‘ulus devleti’ olarak dünya

0

Cumhur Deliceırmak, Girne

“Biz kimiz” sorununun ortaya çıktığını görüyoruz, diye yazmıştı Vamık Volkan. (*)

Hemen düzeltelim.

Vamık Volkan, “biz kimiz” diye bir sorunu insanlığın başına musallat etmeye çalışan emperyal kültür saldırganlığının önemsenen bir siması.

Emperyal tanımlamalar olmadan karpuzu bile tanımlamaktan kaçınan zamane entelleri dışında “biz kimiz” diye bir soru sormuyor kimse kendi kendine ve böyle bir sorun da şükürler olsun ki dünya halkları arasında, kültür emperyalizminin etkisinde kalarak “kimlik bunalımına” düşen % 1-2’lik entelin ve/veya şu ya da bu büyük güce yaranmak isteyenler dışında halklar için bir sorun olarak kabul edilmiyor.

Elenler Elen olduklarına dair herhangi bir şüphe içinde değiller, Japonlar, “Acaba biz Japon muyuz yoksa Arnavut muyuz” diye dört dönen bir arayış içinde değiller ve Arnavutlar da o kadar eminler ki Arnavut olduklarından…

CIA ve Pentagon ve dahi Hollywood ekolü dünya halklarını kimlik bunalımına sokarak, her bir halkı emperyal güçlerin daha da sömürmesi ve birbirlerine karşı en çok da iç karışıklıklar ve hatta iç savaşlara dönüşebilecek boyutlarda karışıklıklar peşinde koşmuştur, koşmaktadır.

Neredeyse dünyanın bütün devletleri tam bir halklar mozaiği olarak kendi milli kimlikleri üzerinde devletlerini oluşturup geliştirirken, millet olmak kriterleri içerisinde “etnisiteyi” bir kenara bırakıp, örneğin; “Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayanlara Türk denir” tanımlaması ile milleti bir arada tutarken, Fransa da, “Fransa sınırları içinde yaşayanlara Fransız denir” düsturu ile Zinédine Zidane kaptanlığındaki milli takımı ile dünya kupasını ulusunun spordaki başarısı olarak spor tarihine altın harflerle yazdırmıştır.

Dünyanın bütün devletleri mozaik kültürlerin, halkların bir mozaiği olarak milletleşmiş ve devlet olarak kurulup bugünlere gelmiştir, modern millet-ulus tanımında etnisiteye yer yoktur ve fakat Volkan ekolü kültürel kimliği bir kenara iterek, etnik olarak kimlik sorununu kaşımaya kaşıtmaya çalışmıştır, çalışmaktadır.

Bir düşünün Zidane veya şimdiki Fransız Milli Takımı oyuncuları USA ekolünden olup da “biz kimiz” sorusunu sorsalardı nice olurdu Fransa’nın hali?

Çok kaşımıştır ABD dünya halklarını etnik olarak, siz o değilsiniz, bizden değilsiniz, biz sizden değiliz konusunda.

1920’lerde Avrupa kıtasında kimlikler hem de ari ve dahi üstün olarak saptanmaya çalışılmış ve sonunda Hitler türemiştir ve onu türeten Nazizm, faşizm.

1980’ler ise emperyal zihniyetin Nazizm’i, faşizmi hortlatması çok da kolay olmayacağı için bir başka söyleme yönelme yolunu seçmiş ve ulus devletlerin içine “biz kimiz” sorusu ile birlikte “biz sizden değiliz” sorunsalını da sokmaya yeltenmiş ve fakat şükürler olsun ki hesapladığı sonucu elde edememiştir.

Bu arada emperyal kültürün “ulus devlet yaramaz bir şeydir” martavalına karşın aynı emperyal kültür “ulus devlet olmayan kaç devlet var ki” sorusuna hiç ama hiç yanıt aramamış, aramamaktadır.

Aramamaktadır çünkü emperyal devletlerin şahı ve şahini olan USA’e göre dünya ABD’nin ulus devletinden başka bir şey değildir.

Halkları kimlik bunalımına düşürmek o halkı bataklığın içine sokmak demektir. Bir bataklık çeşidi de tarihsel olarak birbirlerinden başta lisan olmak üzere ayrı ayrı çok farklı kültürel kimlikler üzerinde milletleşmiş olan Kıbrıs Türkleri ile Kıbrıs Elenlerinden hiçbir geçmişi ve geleceği, ortak acı ve sevinçleri olmayan ve uyduruk olmanın da ötesine geçerek laboratuvarda üretilmiş canlı türü misali “Kıbrıslı” milleti üretmeye çalışarak, iki komşu millet ve devlet olarak barış içinde yaşama ihtimali olan Kıbrıs Türkleri ile Kıbrıs Elenlerini ve dahası Türkiye ile Yunanistan’ı sıcak ve yıkıcı bir savaş potansiyeli de taşıyan sürekli bir gerilim içinde yaşamaya zorlamaktır.

(*) Kıbrıslı psikiyatri profesörü.

Medya Günlüğü

Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, dilediği konuda özgürce yazmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Exit mobile version