Orhan Alpdündar
Çam sevilesi ağaçtır.
Yaz kış rengini kaybetmez, yeşildir…
Kızıl çam var, kara çam var, fıstıki çam var, mavi çam var, gri çam var; her birinin yeşili ayrı güzelliktedir.
Nasıl sevmeyeceksin?
Hristiyan Noel’i, yılbaşını evinin uygun bir köşesine yerleştirdiği Noel çamının üstünü süsleyerek karşılar. 24 Aralık geceleri otellerde Peygamber İsa’nın doğum günü yortusu kutlanır; rengarenk ışıklarla donatılıp evleri süsleyen irili ufaklı çamlara da “Noel çamı” denir.
Kimi kaynaklara göre, yaprak dökmeyen çam ağaçları, Yahudiler, Çinliler ve eski Mısırlılara göre, “ölümsüz yaşamın simgesi” imiş, diken gibi çam yaprakları bu nedenle aristokrat ailelerin cenaze törenlerine çelenk olarak gönderilirmiş.
Kimi kaynaklara göre de, bir zamanlar, çam ağacına tapınma Avrupalı putperestler arasında yaygınmış.
Yine bir zamanlar, İskandinav ülkelerinde, Noel zamanlarında, kimi iş yerlerinde çam ağaçları pek gözdeymiş.
15. yüzyılda, Almanya’nın batısında, bildiğimiz süslü Noel ağacı ilk kez görülmüş. 16. yüzyılın başlarında kutsal ağaca dönüşüp yayılmaya başlamış. 19. yüzyılda ise İngiltere Kraliçesi Victoria’nın eşi Alman kökenli Prens Albert bu geleneği İngiltere’ye taşımış. Sonra göçmen Almanlar aynı geleneği Amerika’ya yerleştirmişler.
Peki, Türkiye’ye Noel ağacı ne zaman girmiş?
Eskiden Beyoğlu’nda yılbaşına doğru kimi mağazaların vitrinlerinde Noel ağacı görülür, o dükkan ya da mağaza sahiplerinin Hristiyan oldukları anlaşılırmış. Daha sonraki yıllarda ise Müslümanlar da, Noel de olmasa da yılbaşlarına doğru evlerine, ya da mağazalarına Noel ağacı dikmeye başladı.
Niçin?..
Evleri süslüyor, mağaza ya da küçük dükkanlara değişik hava veriyor. Üzerlerinde kırmızılı, mavili, yeşilli, sarılı ampuller yanan yeşil çam, çocukların hoşuna gidiyor.
Büyük kentlerde, AVM’lerde kimi mağazalar, süpermarketler reklam olsun, ilgi çeksin diye süslenmiş Noel ağaçları dikiyor. Alış veriş artıyor, aile fertleri birbirine ufak tefek hediyeler alıyor.
İslamcılar öfkeleniyor:
– Müslüman mahallesinde salyangoz satılır mı ulan?
– Üzerimize taş yağacak, tövbe, tövbe!
Noel ile yılbaşı keyif çatma zamanıdır…
Ülkemizdeki kimi Rumları, Ermenileri, Süryanileri küstürdük, kaçırdık. Ama gelenek sürüyor. Noel ve yılbaşı zamanı büyük kentlerin kaldırımlarına, kimi vitrinlerine yıldız yağmuru düşüyor. Çoğu insan biraz rahat nefes almak, eğlenmek için fırsat kolluyor.
Hele bir yılbaşı gelsin, bakın görün neler olacak…
Devlet televizyonumuz dahil, anlı şanlı özel kanallarımız yılbaşında, çoğu Avrupa televizyon kanallarına rahmet okutup, dans, şarkı, sululuk, keyif, eğlence, ne istersen ekranlardan tüm ülkeye yansıyacak.
Kimi Müslümanlar baştan çıkacak!
Hristiyan dostların Noel’i kutlu olsun..
Not: Bu yazı Medya Günlüğü’nde daha önce yayınlanmıştır.