Pazartesi, 12 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Ekonomide ‘çıpalama’ etkisi

İnan Özbek
Son güncelleme: 18 Mart 2025 15:01
İnan Özbek
Paylaş
Paylaş

Çıpalama etkisi; insanların bilinmeyen büyüklükleri tahmin ederlerken belirli değerleri baz almaları ve sonuçta gerçekleşmelerin tahminlere yaklaşmasıyla ortaya çıkan etkidir. İşte bu tahminler sırasında baz alınan büyüklüklere ‘çıpa’ denir.

Ekonomide çıpalama, geleceğe dönük tahminlerin ve beklentilerin, ekonomik aktörler açısından temel belirleyiciler olduğu günümüz dünyasında, ekonomi yönetimlerinin sıklıkla başvurdukları bir uygulamadır.

İlgili otoriteler olarak hükümetler ve çoğunlukla da merkez bankaları, makro ekonomik politikaları çerçevesinde, belirli zaman dilimlerini içerecek şekilde kur, faiz, enflasyon ya da büyüme gibi makro büyüklükler için çıpalar koyarlar.

Söz konusu makro büyüklüklerin ileriki dönemler için, seyirleri ve de gerçekleşmeleri açısından bir tür taahhüt niteliği taşıyan çıpalar, tüm öteki ekonomik aktörlerin beklentilerini ve dolayısıyla kararlarını şekillendirir.

Merkez bankaları başta olmak üzere, politika saygınlıkları ve inandırıcılıkları yüksek ekonomik otoritelerin koydukları çıpalar, tüm ekonomik paydaşlar açısından referans değerler olarak alınacaklar ve böylece ekonomik gidişata ciddi manada etki edeceklerdir.

Aksine politika saygınlıkları düşmüş olan ve piyasalara güven telkin etmeyen ekonomi otoritelerinin belirledikleri çıpalarsa, referans alınmayan ve büyük oranda kağıt üstünde kalan beyanlar olarak, fiilen geçersizleşeceklerdir.

Ülkemizde son birkaç yıldır uygulanan makro ekonomik politikalar itibarıyla ortaya konulan kur, faiz ve özellikle de enflasyon çıpaları açısından, yukarıda bahsedilen senaryolardan ikincisi gerçekleşti ne yazık ki.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de, para politikasının en önemli aracı olan politika faizinin, makro ekonomi teorisine aykırı biçimde enflasyon oranının altında belirlenmesi, ekonomimizin kaldırmasının mümkün olmadığı negatif reel faizi olgusunu gündeme getirmiş ve durumun bir yansıması olarak da, politika faizi ile piyasa faizleri arasındaki bağ tamamen kopmuş, piyasa faizleri hızla yükselmiş ve de faiz çıpası ortadan kalkmıştı.

Gittikçe artan oranlardaki negatif reel faiz olgusunun, Türk lirasından kaçışı hızlandırarak dolarizasyonu çok arttırmasından ötürü hızla tırmanan kurlar, önceden belirlenen kur çıpalarını da darmadağın etmiş, ekonomi bu çıpasından da mahrum kalmıştı.

En önemli ve yakıcı makro ekonomik sorunumuz olan yüksek enflasyon ayağında ise; son yıllarda hemen hemen tüm dünyada yaşanan enflasyonist sürece ve hızlı fiyat artışlarına, içeride yaşanan kur kaynaklı enflasyonun da eklenmesiyle oluşan ikili etkiyle, enflasyon oranları hızla tırmanmıştı.

Geçen bir iki yılda, söz konusu ekonomik iklimde ortaya çıkan ve gitgide ivmelenen yüksek enflasyon, enflasyon hedeflemesi çerçevesinde ortaya konulan çıpaları bir bir geçersiz kılmıştı. Son olarak da Merkez Bankası önceki haftalarda, 2022 yılı sonu için hedeflediği %25’lik enflasyon oranını %40’a çıkarmak durumunda kalmış, kısaca ekonomimiz enflasyon çıpasını da kaybetmişti.

Böylelikle birer birer kaybettiğimiz makro çıpalarla ekonomimiz çıpasız kalmış, tıpkı ‘yönünü bilmeyen gemiye hiçbir rüzgâr yardım edemez’ sözünde olduğu gibi, dev okyanusta bir o yana bir bu yana savrulur olmuştur.

EtiketlendiEkonomi
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİnan Özbek
Takip et:
İstanbul Üniversitesi'nden mezun. Uzun yıllar bankacılık ve finans sektöründe çalıştı. Ekonomi tarihi ve teorileri alanlarında derinleşmeye çalışmakla birlikte, güncel ekonomik gelişmeler hakkında da fikir yürütme çabasında.
Önceki Makale Rusya’da savaşın adı yok
Sonraki Makale Navalnıy’a 9 yıl hapis cezası

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörKöşe Yazıları

Paşinyan’a muhalefet artıyor

Okay Deprem
12 Mayıs 2025
EditörKöşe Yazıları

Anneliğe selam olsun…

Ulaş Başar Gezgin
11 Mayıs 2025
EditörKöşe Yazıları

Başöğretmen gibi olmak

Dr. Nevin Sütlaş
11 Mayıs 2025
Köşe Yazıları

Hariciye geleneğimiz ve kurumsallaşma…

Hasan Sevilir Aşan
8 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?